Modern çağlarda yüzleşmek istemediğimiz sorunlar arasında, teknik tarımın doğaya verdiği zarar önemli bir yer edinmektedir. Antroposen Çağı olarak bahsedilen bu zararlı dönemin çok önceden başladığı kabul edilmektedir. Sanayi Devrimi sonrası adeta kutsallaştırılan entansif tarımın, artan dünya nüfusunu çılgınca beslemek için toprak ve su başta olmak üzere doğal kaynakları hoyratça yok etmesi, bunları zehirleyerek kirletmesi oldukça tahrip edici gelişmelerdir. Bu sürecin bir aşamasından sonra modern tarımın gerçekte bir kurtarıcı olup olmadığı sorusu sorulmaya başlanmıştır. Modern insanın bir hayli değer atfettiği entansif tarımın bütün yönleriyle hayran olunacak bir yöntem sayılamayacağı; diğer bir ifadeyle geleneksel tarımın tümüyle olumsuz sayılamayacağı daha iyi anlaşılmaya başlanmıştır.

Bu çalışma, tarımsal gelişim sürecinde daha çok geleneksel yapılardan kurtulamamış olan Osmanlı tarım emekçilerinin ve sermayedarlarının, modern çağlar öncesinde Yeni Çağ’daki “geri kalmışlık” sorununu yakından inceleme çabasıyla oluşturuldu. Çalışmanın temelinde yukarıda ana çerçevesi çizilen düşünce ciddi bir yer edindiğinden, Osmanlı çiftçisinin ekstansif tarıma bağlılığı katı bir eleştirel dille ve tavırla değil, çağın ve imparatorluğun şartları düşünerek incelendi. “Geleneksel” hatta “ilkel” diye biraz da küçümser bir bakış açısıyla eleştirilen Osmanlı tarım sektörünün, hububat (özelde buğday) ziraatı sahasının, görece statik yapıda olsa bile sınırlı ve uzun soluklu bir gelişme çabası içinde olduğu tezi üzerinde konuya yaklaşıldı.

Tüm gelenekselliği ya da ilkelliğine rağmen hemen her zaman yabancıların buğday kaçırdığı bir memleket olarak Osmanlı Devleti’nin tarım emekçilerinin kendi şartları elverdiği ölçüde verimlilik artışına yönelik gayretleri olması gerektiği düşüncesi bu kitabın ortaya çıkmasındaki temel hareket noktası oldu.

Yaklaşık üç yıllık bir çabanın ürünü olan bu eser asla her şeyi söylediğini iddia etmiyor; aksine daha ne çok şey söylenmesi gerektiği üzerinde durarak yeni araştırmacılara çağrıda bulunuyor.

Bolluk Terminolojisi
Önsöz
Giriş

 

BİRİNCİ BÖLÜM Tarımsal Gelişim Nedir; Avrupa ve Osmanlı Tarihinde Genel Olarak Tarımsal Gelişimin İzleri Nelerdir?
“Tarımsal Gelişim” İle Kastedilen Nedir?
Avrupa Yeni Çağı’nda Tarımsal Gelişimin Genel Nitelikleri
Osmanlı Yeni Çağı’nda Tarımsal Gelişimin Genel Nitelikleri
Osmanlı Coğrafyası ve Tarımsal Verimlilik
İmparatorluk Yeni Çağı’nda Buğdayda Genel Hasat Verileri

İKİNCİ BÖLÜM Tarımsal Gelişimde Devletin ve Toplumun Rolü
Tarımsal Gelişim ve Devlet
Tarımsal Gelişim ve Toplum

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM Tarımsal Gelişim ve Osmanlı Nüfus Yapısı
Demografik Değişimler ve Tarımsal Gelişim
Şehirleşme ve Tarımsal Gelişim
İş Gücü Kaynağı ve Tarımsal Gelişim
Yeni Arazilerin Ziraata Açılması (Şenlendirme)
Tarımsal Gelişim ve Vergi Muafiyetleri

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM Osmanlı Tarımsal Gelişiminde Büyük Çiftlikler ve Teknik Değişimler
Tarımsal Gelişim ve Büyük Çiftlikler
Osmanlı Tarımında Teknik ve Metodik Gelişim
Tarımsal Aletlerde Değişim
Çitleme
BEŞİNCİ BÖLÜM Osmanlılarda Tarımsal Verimlilik ve Arazilerin Etkin Kullanımı
Genel Olarak Osmanlı Topraklarının Yapısı
Toprağın Maksimum Verimle Kullanımı
Toprakların Yenilenmesı ve Temizlenmesi
Bataklıkların Kurutulması
Nadas ve Rotasyon
Tohum
Gübre
Tohum ve Hasat Depolama Düzeni
İmparatorluğun Ağaç Politikası ve Hububat Alanları

ALTINCI BÖLÜM Osmanlılarda Tarımsal Verimlilik ve Su
Yeni Çağ’da Osmanlılarda Genel Olarak Su Ve Tarım
Osmanlı Geleneğinde Suyun Verimli Kullanılması
Sulamada Yaratıcı Yöntemler
Kanal (Hark) Açma
Kuyu ve Hendek Açma
Havuz ve Sarnıç Kullanımı
Dolap Kullanımı
Tarımsal Gelişim ve Aşırı Yağışlar

YEDİNCİ BÖLÜM Zirai Bolluk Sürecinde Devlet ve Finansal Yapı
Osmanlı İktisat Zihniyetinde Bolluk
Bolluk Çeşitleri Nelerdir?
Bolluk Dönemlerinde Merkezî Hükümetin Genel Yaklaşımları
Bolluk Dönemlerinde İhracat ve Kaçakçılık
Bolluk Dönemlerinde Fiyatlar
Bolluk Dönemlerinde Genel Olarak Fiyatların Seyri
Bolluk Dönemlerinde Fiyatların Tespiti ve Düşmesi Eğilimi
Bolluk Krizi!
Bollukta Beklenmedik Gelişmeler: Stokçular ve Fiyat Artışları

Sonuç

Kaynakça
Dizin

_

Zafer Karademir

Lisans eğitimi 1996-2000 yıllarında Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nde Tarih alanında tamamlayan Karademir, 2006 yılında Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü’ne Araştırma Görevlisi olarak atanmıştır. 2013 yılında Osmanlı İmparatorluğu’nda Darlık Ekonomisi ve Kıtlıklar (1560-1660) adlı doktora tezi ile doktor ünvanını alan yazarın aynı tezi TÜBA (Türkiye Bilimler Akademisi) tarafından Telif Eser dalında Mansiyon ödülü kazanmıştır. Karademir, Osmanlı yeni çağında sosyal ve ekonomik yaşama dair akademik çalışmalarını sürdürürken aynı bölümde öğretim üyeliği görevine devam etmektedir. Daha önce yayımlanmış eserleri şunlardır: İmparatorluğun Açlıkla İmtihanı Osmanlı Toplumunda Kıtlıklar (1560-1660) [2014, Kitap Yayınevi]; İmparatorluk Ekonomisinin Can Damarları: Osmanlı Ülkesinde Hayvancılık İşletmeleri (1500-1800) [2016, Libra Kitap]; Osmanlı’da İhanet-İsyan-İstihbarat ve Soruşturma [2019, Kitabevi].